12:02 - Yabancılara konut satışında rekor!
15:11 - Elektrikli süpürge devi otomobil üretecek!
14:15 - TÜRGEV’in sunucuları hacklendi!
12:59 - Twitter’da devrim gibi yenilik!
13:02 - Kaybolan Honor modelini bulana ödül!
11:23 - Uzun zamandır beklenen Samsung Galaxy A8 güncellemesi geldi
15:06 - YSK’dan flaş KHK’lı seçmen kararı!
Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA’nın desteğinde gerçekleşen 1 yıllık Mars simülasyonu görevi, gün itibariyle sona erdi. Hawaii Space Exploration Analog and Simulation (HI-SEAS) adındaki görevde yer alan 6 kişi, görevlerini başarıyla…
Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA’nın desteğinde gerçekleşen 1 yıllık Mars simülasyonu görevi, gün itibariyle sona erdi. Hawaii Space Exploration Analog and Simulation (HI-SEAS) adındaki görevde yer alan 6 kişi, görevlerini başarıyla tamamladılar. Araştırmacılar Mars düzeyinde göreceli izolasyon koşulları altında uzun süreli yaşam performansını bir takım üzerinde denemeye yönelik olarak gerçekleştirilen simülasyonun, kaynak toplama ve sosyal incelemelerde bulunma açısından son derece önemli bir aşama kaydedilmesini sağladığını belirtiyorlar.
Kuru bir zeminde, su üretebilme aşamalarını gerçekleştirebilen 6 kişilik ekibin, astronotların benzer çalışmalarına zemin hazırlayacağını ifade eden araştırmacılar, su üretilebilmenin uzayda uzun süreli yaşam destek ünitelerinin kurulması yolunda önemli olacağını söylüyorlar.
Gerçek Mars deneyimini yaşatmak için oldukça katı sınırlamalara sahip ekip, konserve ve tozdan oluşan hazırlanmış besinleri tüketerek yaşamlarını devam ettirdiler. Dünyadan uzaklaşarak, 1 yıl boyunca Mars simülasyonu yaşayan ekip, deneyimlerini kamp çadırını andıran bir yapı altında gerçekleştirdiler. NASA, söz konusu deneyin, son HI-SEAS deneyi olmayacağını dile getiriyor.
NASA, 2019 yılında başlatılması düşünülen Mars görevine yönelik olarak daha birçok simülasyon çalışmasının tamamlanması gerektiğinin altını çiziyor. NASA’nın gelecek görevleri, 4-8 ay arasındaki bir süre ile sınırlandırabileceği belirtiliyor.
Öngörülen takvime göre Çin’in “kızıl gezegen” Mars’taki ilk bilimsel keşifleri 2020 yılında gerçekleştirilecek, Mars çevresinde tur yapma, gezegene iniş ve gezi misyonları yerine getirilecek.
Çin’in yapacağı keşif çalışmaları bu alanda bir ilk olacak. Çin’in Mars misyonu genel mühendisi Zhang Rongqiao dünkü basın toplantısında, keşif çalışmalarının sorunsuz şekilde yürütülmekte olduğunu söyledi.
Zhang Rongqiao, 2020 yılında planlanan Mars yolculuğunun Hainan eyaletine bağlı Wenchang fırlatma merkezinden başlayacağına işaret ederek, “Bu, Çin’in ay keşfinin ardından uzay keşfi alanında attığı bir diğer önemli bir adım olacak. Öngördüğümüz plana göre ilk Mars keşif misyonu 2020 yılının Temmuz veya Ağustos aylarında Wenchang fırlatma merkezinde gerçekleştirilecek. Keşif modülü Uzun Yürüyüş-5 tipi taşıyıcı roketle yörüngeye oturtulacak. 7 ay uçuşun ardından, modül Mars’ı çevreleyen yörüngeye girecek, daha sonra Mars’a iniş yapacak ve içindeki inceleme aracını Mars yüzeyine bırakacak. Böylece gezegendeki ortam, coğrafi görünüm ve jeolojik yapıya dair veriler elde edeceğiz.” dedi.
Uzay çalışmaları yürüten ülkeler bugüne kadar 43 kez Mars’ta keşif misyonları gerçekleştirdi. Bunlardan 22’si tamamen veya kısmen başarılı geçti.
Çin’in Mars misyonu genel direktör yardımcısı Liu Jizhong, gezegenlerin hareket kurallarının getirdiği kısıtlamayı göz önünde bulundurduklarında, 2020 yılının Mars keşfi için son derece uygun olduğunu söyledi.
Dünya dışı yaşam ve kolonileşme konusunda yavaş yavaş da olsa ümitlendiren araştırmalar hergün yeni cevaplar ile devam ediyor. NASA’nın uzun yıllardır üzerinde çalıştığı Mars projesi de bunlardan bir tanesi. Gezegene gönderilen araçlar ile Mars’ın geçmişini, dolayısıyla Güneş Sistemi’nin tarihine dair yeni detayları öğrenmek isteyen bilim insanları bu kez da milyonlarca yıl öncesinden bir bilgiyi ortaya çıkarttı.
Mars’taki görevine devam eden Curiosity’nin, Dünya’ya yolladığı yeni verilere göre, çok uzun zaman önce gezegende yoğun miktarda su vardı. En azından eldeki resmi kanıtlar şimdilik buna işaret ediyor.
Araştırmacılar gezegende bulunan Gale Krateri ile ilgili yeni görsel ve verileri incelerken, krater yüzeyinde ciddi aşınmalar ve su yolu izleri ile karşılaşmış. Belli bir akış hızına sahip olduğu tahmin edilen nehir ya da birikinti ile oluştuğu düşünülen göllerin, bir ihtimalle de olsa içerisinde canlı barındırmaya izin verecek kimyada olduğu ekleniyor.
Milyonlarca yıl boyunca birbirinden çok farklı kimyasal yapıda su türünün gezegen üzerinde yer aldığı kanısı güçlenirken, suyun neden yok olduğuna dair güçlü fikirler de var. NASA’nın önde gelen bilim insanlarına göre, Mars’ın sahip olduğu zayıf manyetik alan, mevcut su yataklarının zamanla kendini koruyamaz hale gelmesine sebep olmuş.
Gezegende bulunduğu düşünülen su rezervlerinin ne şekilde oluştuğuna dair şimdilik “çok güçlü” bir fikir ise bulunmuyor.
Mars’ın yörüngesindeki NASA’nın Mars Reconnaissance Orbiter (MRO) aracının yüksek çözünürlüklü “High Resolution Imaging Science Experiment” veya HiRISE adlı çok güçlü kamerasıyla çekilen görüntüler NASA tarafından kamuoyu ile paylaşıldı.
Geçtiğimiz yıl Mars’ta akan su olduğuna dair kanıtlar bulunduğunu açıklayan NASA, Mars’a koloni kurmak için de ilginç bir yol izliyor.
Geçtiğimiz aylarda Mars’a yolculuğu ilginç kırmak için ilginç ilanlar veren NASA’nın kullandığı grafikler bir dönem asker almak için benzer bir yönteme başvuran ABD ordusunu anımsatıyor.
Görünen o ki NASA Mars’a olan ilgili canlı tutmak için sıklıkla Mars ile ilgili paylaşımlar yapmaya devam edecek.
İşte NASA’nın yayınladığı 1000 Mars fotoğrafından en dikkat çekenleri…
Mars’ın Gale Krateri çevresinde sıvı örneklerine rastlandığını dile getirdi. Söz konusu sıvının su olma ihtimallerini göz önünde bulunduran NASA, krater üzerinde derin incelemelerde bulunarak su varlığının kameralarla kanıtlanabileceğini dile getiriliyor.
NASA’nın söz konusu görüntüleri fotoğraflaması halinde yıllardır Mars’ta suyun varlığına ilişkin tartışmalarda son bulacak.
Yetkililer, yer çekimsiz bir ortamda suyun varlığının her ne kadar uzay literatürü adına büyük gelişmelere sebebiyet verse de, gezegende yaşam formu bulunacağı anlamına gelmiyor.
Araştırmacılar Mars genelinde son derece şiddetli radyasyonun var olduğunu, Mars’ın bu anlamda sert koşulları barındırdığı ifade ediliyor.
NASA’nın örnek sterilizasyon çalışmaları sonucu rastlanan sıvının su olup olmadığına ilişkin net bilgileri ortaya çıkaracağı belirtiliyor. Nasa’nın gezegende bulunan sıvının su olması ihtimalinde “Mars’ta Yaşam” kapsamında yeni görevler oluşturabileceği Engadget’daki haberde yer aldı.
Mars’ta mineral bulduğunu duyuran NASA’nın bu keşfinin ‘Kızıl gezegen’ üzerinde yapılan araştırmaların seyrini değiştirebileceği belirtiliyor.
NASA’nın “Curiosity” adlı keşif robotunu kullanılarak şimdiye kadar sadece aşırı sıcaklarda oluştuğuna inandıkları “tridymite” adı verilen maddeye rastlandı.
Tridymite’a Gale Krateri’nde rastlandığı ve ancak Mars’ın volkanlarının patlamasıyla yüksek sıcaklıkta oluşabileceği belirtildi.
Bilim adamları yeni keşfi, “gezegenin tarihinin yeniden yazılmasını gerektirebilecek bir madde” olarak da görüyor.
2015’in ilk aylarında NASA’nın Mars yüzeyindeki aracı Curiosity gezegenin yüzeyinde bir tür tuz molekülü olan kalsiyum Perklorat bulmuştu.
Son yıllarda Mars’ı mercek altına alan ve bu gezegen üzerinde çeşitli incelemelerde bulunan NASA, geçtiğimiz yıl Mars’ta akan su olduğuna dair kanıtlar bulunduğunu açıklamıştı.
DİĞER BULUŞ TRIDYMITE
Bilim adamları NASA’nın “Meraklı (Curiosity)” adlı keşif robotunu kullanarak şimdiye kadar sadece aşırı sıcaklarda oluştuğuna inandıkları “tridymite” adı verilen maddeye rastladılar.
Bilim adamları, daha önceden Mars’ta böyle bir sıcaklık düzeyinin yaşandığını tahmin etmiyordu. Dünyada da çok az rastlanan bu maddenin, Mars’ın volkanik geçmişi olduğuna işaret ettiği belirtiliyor.
1980 yılında Helen Dağı patlaması sonrasında oluşan maddeye benzetilen “tridymite”a Gale kraterinde rastlandığı ve ancak Mars’ın volkanlarının patlamasıyla yüksek sıcaklıkta oluşabileceği belirtildi.
Ulusal Bilimler Akademisinde yayımlanan yeni araştırmayla ilgili açıklamada bulunan NASA’nın Johnson Uzay Merkezi’nde jeokimyacı ve araştırmalar editörü Richard Morris, buldukları “tridymite” için “Mars’ta görmeyi beklediğimiz en son madde.” ifadesini kullandı.
Yeni maddenin, Mars’ın nasıl evrimleştiği hakkında çok bilgi vereceğini kaydeden Morris, “Bir şeyleri yeniden düşünmemiz gerekebilecek.” açıklamasını yaptı.
Mars’ın farklı bir yer olduğunu, orada süreçlerin farklı geliştiğini belirten Morris, “Belki orada bizim bilmediğimiz bazı çok tuhaf şeyler oluyor.” ifadesini kullandı.
Bilim adamları yeni keşifi, “gezegenin tarihinin yeniden yazılmasını gerektirebilecek bir madde” olarak da görüyor.
2012 yılından beri Gale kraterinde gezen “Meraklı” adlı robot, Kasım 2011’de Cape Canaveral Uzay İstasyonu’ndan fırlatılmıştı. Mars’ın iklim ve jeolojisini inceleyen Meraklı, gezegende yaşamı ve su bulunabilirliğini araştırıyor.
Mars’ın atmosferinin üst katmanlarından mezosferde incelemelerde bulunan SOFIA, ‘Kızıl Gezegen’i çevreleyen gaz tabakasının ne kadarının uzaya dağıldığını anlamaya bir adım daha yaklaştı.
Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi’nin (NASA) Mars’ta gözlem yapan uzay aracı SOFIA, ‘Kızıl Gezegen’in atmosferinde atomik oksijen tespit etti.
Yapılan araştırmada mezosferde bulunan atomlar, tahminlerin yarısı kadar çıktı. Söz konusu araştırmanın Mars’ın geçmişte yaşam olanakları sunan bir atmosfere sahip olup olmadığı yönündeki çalışmalara destek sağlaması bekleniyor.
NASA geçtiğimiz yıl Mars’ta sıcak aylarda tuzlu su aktığına dair güçlü kanıt elde ettiğini açıklamıştı.
Bu araştırma 40 yılı aşkın bir süredir gezegenin atmosferi ile ilgili yapılan ilk araştırma.
Mars’ın atmosferine dair son araştırmalar 1970’li yıllarda yapılmıştı.
2018’de sistemlerin kusursuz çalışıp çalışmadığını denenmesi için Ay’a bir sefer düzenleyecek olan Orion kapsülü, ilk etapta Florida’daki NASA üssünde yapısal bir dizi testten geçecek.
4 ila 6 kişiye ev sahipliği yapacak olan kapsül tüm enerjisini etrafındaki güneş panellerinden aldığı için hatırı sayılır derecede hafif. Bu uzun uzay yolculukları için oldukça kıymetli bir özellik.
Zira bu sayede daha az enerji ile daha uzun mesafelerin kat edilmesi mümkün. Mars’a nasıl gidileceğini biliyoruz. Mars’a nasıl inileceğini de biliyoruz.
Asıl soru şu: Mars’tan nasıl geri döneceğiz?
MARS ATMOSFERİNE GİRİŞ
Mars atmosferi sürtünme ısısı yaratacak kadar kalın ama MAV ve iniş takımı gibi dev bir aracın hızını azaltmak için paraşüt kullanılamayacak kadar ince.
ZEMİNE İNİŞ
Şişme bir kalkan MAV’ı ses hızının 2,5-3 katına kadar yavaşlatıyor ve sonra da ayrılıyor.
Bundan sonra iniş modülündeki füze motorları inişi tamamlıyor.
YAKIT ÜRETİMİ
MAV, ilk gidişteki yük miktarını azaltmak için dönüşte ihtiyacı olacak yakıtı yanında götürmeyecek.
Bunun yerine, Mars’ın % 95’i karbondioksitten oluşan atmosferinden sıvı oksijen yakıtı üretecek.
KALKIŞA HAZIRLIK
Basınçlı bir uzay arabasında astronotlar uzay elbiselerini değiştirecekler ve Dünya’ya herhangi bir bulaşıcı hastalık gelmesi ihtimaline karşı bir önlem olarak Mars tozuyla kaplı olmayan elbiseler giyecekler.
Ardından bir tünel yoluyla yüzey aracını terk ederek MAV’a binecekler.
YÖRÜNGEDE RANDEVU
Mürettebat yüzeyden kalkarak küçük MAV’da 43 saat sürebilecek bir yolculuk yapacak ve Kızıl Gezegen’in yükseklerinde, gezegen çevresinde bir yörüngede park etmiş olan Dünya’ya Dönüş Aracı ile olan randevusuna gidecek.
DOĞADAN YARARLANMA
Kızıl Gezegen’e yapılacak keşif gezilerinin başarı şansını yakalaması için doğadan yararlanması gerekecek.
NASA, yakıtı Mars’ta üreterek yükten birkaç tonluk bir tasarruf sağlayabilir.
Ve misyon sona erdikten sonra da bu donanımı, sadece yakıt değil ileride buraya gelecek araştırmacılar için su ve hava da üretmek amacıyla kurulacak altyapının başlangıcı olarak Mars’te bırakabilir.
EVE DÖNÜŞ
Ve nihayet gitme vakti. MAV’ın (Mars’a İniş Aracı) iç mekanı yükü azaltmak için çok sade olacak.
Bu tek yön bir uzay taksisi sadece, bir yaşam alanı değil. Hatta mühendisler koltuk bile koymayabilir, ki bu durumda astronotların tüm yolculuk sırasında ayakta durması gerekecek.
Füzeyle fırlatarak kalkma işlemi yedi dakika sürecek. Ama yolculuk burada bitmiyor.
Astronotlar ERV (Dünya’ya Dönüş Aracı) ile buluşup kenetlenmek için yörüngeye oturma manevraları yapacaklarından daha fazla yakıt harcayacaklar.
ERV, Mars yüzeyinden 250 ila 34 bin kilometre yukarıdaki elips biçimli “bir günlük yörüngede” park ederse, astronotlar kalkış aracında en fazla 43 saat geçirecekler.
Ancak Rucker bu durumun Mars misyonunu planlayanlar tarafından henüz çözülmemiş bir konu olduğunu söylüyor.
HABERTÜRK