12:02 - Yabancılara konut satışında rekor!
15:11 - Elektrikli süpürge devi otomobil üretecek!
14:15 - TÜRGEV’in sunucuları hacklendi!
12:59 - Twitter’da devrim gibi yenilik!
13:02 - Kaybolan Honor modelini bulana ödül!
11:23 - Uzun zamandır beklenen Samsung Galaxy A8 güncellemesi geldi
15:06 - YSK’dan flaş KHK’lı seçmen kararı!
Vatandaşların ‘idam’ talebiyle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İdam talebi parlamentoya gelecek. Parlamentodan geçtiği anda bana geldiği anda ben bunu onaylarım. Bir sıkıntı anayasa değişikliği gerekiyor. Ayın 16’sı bunun işareti olacak. Gerekirse bunun için de bir referandum yapabiliriz.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Manisa’da düzenlenen toplu açılış töreninde konuştu.
Türkiye’nin 16 Nisan’da önemli bir tercihte bulunacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne yapıyoruz? Yönetim sistemini değiştiriyoruz. Hani ana muhalefetin malum takıntıları var ya. Ne diyor; bunlar rejim değiştirecek diyorlar. Bu ülkenin rejim sorunu 1923’de bitti. Bizim şu anda yönetim sistemiyle sorunumuz var. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlığı birleştiriyor güçlü bir yürütme organı oluşturuyoruz. Bunlara 5 tane koyun ver kaybedip gelirler.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle dedi:
EVET DEMEK YÜKSEK HIZLI TREN, BÖLÜNMÜŞ YOL DEMEK
Cumhuriyet tarihi boyunca bu ülkede 6 bin 100 km. bölünmüş yol yapıldı. Biz 14 senede 18 bin kilometre bölünmüş yol ilave ettik. Yol medeniyettir. Bu millet yatanı da görüyor, çalışanı da görüyor. 25 tane hava limanımız vardı. Şimdi 59 tane havalimanımız var. Ah kardeşlerim, işte 16 Nisan’da ‘evet’ bunların devamı demektir. Daha da ileri, daha da ileri, daha da ileri demektir. Biz gelene kadar yüksek hızlı tren var mıydı bu ülkede. Evet demenin ne anlama geldiği ortaya geldiği ortaya çıkıyor mu? Evet demek yüksek hızlı tren demek, bölünmüş yolların artması, havalimanlarının artması, dünyanın en büyük havalimanına bu ülkenin sahip olması demektir.
2023’te 150 milyon yolcu kapasiteli bir havalimanına sahip olacağız. İzmir’de Adnan Menderes Havalimanını kim yaptı? Biz yaptık biz. İzmir gibi modern bir şehrin doğru dürüst havalimanı yoktu. Kim kazandırdı? Hamdolsun biz. Bunlar medeniyet nedir anlamazlar. Şurada Beydağı Barajı’nı yaptığımızda bazıları bizimle dalga geçip ‘olmaz’ dediler. Bal gibi olur dedik. Yaptık mı, yaptık. Ödemiş ovasını sulamaya başladık mı?
YARGIYI GÜÇLENDİRİYORUZ
Şimdi Meclis’in ve yargının görevini yeniden tanımlıyor, bu kurumları güçlendiyoruz. Ne diyor CHP? Bunlar Meclis’i kaldıracaklar diyor. Yalan konuşma! Doğru konuş! Tam aksine Meclis’in gücünü, denetim gücünü arttırıyoruz. Cumhuriyetimizi daha güçlü bir demokrasi ve yönetimle taçlandırıyoruz.
DENİZİN ALTINDAN MARMARAY’I GEÇİRDİK
Cumhuriyet tarihinde görülmemiş kadar tünel yaptık. Dağları deldik, tüneller yaptık. Bitmedi biz denizin altına da girdik. Benim ecdadım Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un fethinde karadan gemileri yürüttü. Dedik ki, dede sen karadan gemileri yürüttün, şimdi denizin altından Marmaray’ı yürütüyouz dedik. Bir de dedik ki, biz Avrasya tünelini yapacağız. Denizin altından Asya ile Avrupa’yı birbirine bağladık mı?
BELEDİYE BAŞKANLIĞIMDAN BUGÜNE KADAR DURUŞUMA ŞAHİTSİNİZ
Türkiye’nin, Türk Milleti’nin aleyhinde olacak hiçbir işin içinde yer almayız. Sizler 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğum günden beri bizim duruşumuza şahit oluyorsunuz. 1999’da cezaevine girerken herhalde gösterdiğim duruşa şahitsiniz. Şahsımın milletvekilliği engellendiğini hatırlayın. Yurt içinde ve yurt dışında sizleri temsil ederken ortaya koyduğum duruşa da şahitsiniz.
MERKEZ BANKASINA BAŞKAN ATAYAMADIK
15 Temmuz gecesi darbecilerin karşısında sizlerle tarihe geçecek şanlı bir duruş sergiledik. Bugün de Cumhurbaşkanlığı Hükümeti Sistemi, ülkemizin ve milletimizin geleceği için istiyoruz. Gençler, hanımlar anladık mı burayı? Mevcut sistemle Türkiye’nin hedefine ulaşabileceğini, eskiden beri yaşadığı sorunları çözeceğine inansaydık inanın anayasa değişikliği konusunda en küçük adım atmazdık. 14 yıldır bunu görüyoruz. Biz damdan düştük, neyin ne olduğunu biliyoruz. Başbakanım, göreve geldim. Merkez Bankası’na atama yapacağız. Yapacağımız atamada çok kaliteli, vasıfla bir arkadaşımı oraya getirmek istedim. TÜSİAD’da genel sekreterlik yapan bir isim. Yapmadı. “Sayın Cumhurbaşkanım neden?” dedim, “uygun değil” dedi. “Sayın Cumhurbaşkanım ekonomi ise ekonomi, paraysa para, uluslararası tecrübesi var” dedim. Yapmadı.
RAHMETLİ ECEVİT’E KİTAP FIRLATTI!
Mehmet Şimşek’i önerdim. ‘O da olmaz’ dedi. ‘Niye’ dedim. ‘Ben böyle uygun gördüm’ dedi. “Bunun eşi başörtülü diye mi sanıyorsunuz?’ dedim. “Sayın Cumhurbaşkanım Mehmet Bey’in eşi başörtülü değil; hatta ABD’lidir” dedim. Ona da ‘hayır’ dedi. Maalesef ikisi de olmadı. Sonra Merkez Bankası içinden bir arkadaşı oranın başına getirdik. Zihniyet uymuyor. İlla aynı yerden gelecek. İdeolojik bakıyor. Bu zihniyet, kendi zihniyetinde olduğu halde rahmetli Ecevit’e kitap fırlattı. Yahu böyle bir şey olabilir mi? Cumhurbaşkanı Başbakanına kitap fırlatacak? Böyle bir anlayış olabilir mi? Biz sayın Gül’le anlaşmazlık yaşamadık. Eksikler yanlışlar olsa da aramızda düzeltiyoruz. Çünkü aynı ekolden geldik.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ BİR İHTİYAÇ
Ekonomik krizler çıktığında, sosyal çalkantılar çıkınca zararı millet görüyor. Cumhurbaşkanı seçimleri çıkmaza girdi. Cumhurbaşkanları ile Başbakanlar birbirine düştüğünde kaybeden yine millet oluyor. Kitapçık fırlatılınca ertesi gün kur yüzde 40’a fırladı. 1990’lı yılları hatırlıyorsunuz değil mi? 2003 yılına kadar bu ülkenin yaşadığı sıkıntıları bizzat gören arkadaşlarımız vardır. Bize Cumhurbaşkanı seçtirmemek için icat ettikleri 367 garabeti ve diğer usulsüzlükler gözümüzün önünde. Türkiye bu anayasa değişikliğine durduk yere gelmedi. Asırlar boyunca yaşanan sıkıntılar, tecrübeler, ortaya çıkan ihtiyaçlar var.
16 NİSAN’DA EVETLERİ PATLATMAK DURUMUNDAYIZ
Anayasa değişikliğiyle getirilen yeni yönetim sistemin ülkemizin ve milletin hayrına. Türkiye’yi bu günlere onca engele, badirelere rağmen getirdik. Ama bunun için 16 Nisan’da sandıkları evetle patlatmak durumundayız. Birileri diyor ki, Türkiye’ni sorunun çözmek yerine niçin yönetim sistemini değiştiriyorsunuz. İstikrarın, güvenin teminatı şu veya bu kişi değil bizzat sistemin kendisi olsun diye anayasa değişikliği istiyoruz. Son 3-4 yıldır her cepheden ülkemize saldırılar var. Ekonomiden, medyaya, uluslararası kuruluşlara kadar her araç kullanılıyor. Mücadeleyi doğru yürütenlerle sürdürmek gerekiyor. Mevcut sistem dünkü Türkiye’nin dahi ihtiyaçlarını karşılamıyordu.
EN GELİŞMİŞ ÜLKELERİN 52’Sİ BAŞKANLIK İLE YÖNETİLİYOR
Türkiye terör örgütleriyle mücadelesini daha güçlü sürdürebilsin diye yeni yönetimi istiyoruz. Bölgesinde ve dünyada daha etkin bir hale gelebilsin diye bunu istiyoruz. Dünyada en gelişmiş ülkelerin 52’si Başkanlık sistemiyle yönetiliyor.
Gençler 16 Nisan sizin gününüz. Hani diyorlardı ya; çoluk çocuğa mı bırakacağız Türkiye’yi. İşte 16 Nisan’da siz onlara cevap vereceksiniz. Biz seçilme yaşını önce 25’e şimdide 18’e indiriyoruz. 18 seçme yaşı oluyor da neden seçilme olmasın. Dünyada var, Türkiye’de neden olmasın. Birçok ülkede dev şirketlerin 25 yaşında CEO’lar var. Birileri buna hayır diyor. Bu hayır diyenlerin karşısında durmaya var mıyız? Ben gencime güveniyorum, inanıyorum. Siz 15 Temmuz’da bunu ispatladınız. F-16’lar ölüm kusarken benim gencim kaçmadı. Tankların üzerine yürüdü. Helikopterlerin üzerine yürüdü. Çünkü hepsi vatan diyordu. Hepsi şehadet diyordu. Hepsi demokrasi diyordu. Gençlerine güvenmeyen bir ülke geleceğine güvenmiyor demektir. Ben de diyorum ki 51 gün kaldı. Kapı kapı dolaşmaya var mıyız?
MHP’NİN GENEL BAŞKANINA TEŞEKKÜR EDİYORUM
Ben huzurlarınızda AK Parti’nin sayın genel başkanına, MHP’nin sayın genel başkanına huzurunuzda teşekkür ediyorum. Her iki partinin Meclis’teki grubuna teşekkür ediyorum. Dik durdular, 339’u yakaladılar. Sayın genel başkanlar ve ekipleri yaptı. Şimdi sıra millette. Ben de milletime güveniyorum. Benim milletim inşallah AK Parti’ye gönül veren kardeşlerim, MHP’ye gönül veren kardeşlerim, CHP’ye gönül veren kardeşim, hatta ve hatta HDP’ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum; bu milli birlik seferberliğidir, gelin birleşelim. Gelin 16 Nisan’da halledelim.
İDAM İÇİN DE REFERANDUMA GİDEBİLİRİZ
Marmaris’te facetime’dan duyuruyu yaptığımda meydanlara döküldüğünüzde çok duygulandım. İlk işim İstanbul’a gelmek oldu. Halkımla bütünleştik ve oradan bütün operasyonu yönetmeye başladım. Anlamlı bir geceydi. Fazla sürmedi. 16-17 saatte ulaştık. Siz göğsünüzü F-16’lara seferber ettiniz. Ben şuna inanıyorum, idam talebi parlamentoya gelecek. Temennim odur ki, parlamentodan geçtiği anda bana geldiğinde ben bunu onaylarım. Fakat bir sıkıntı anayasa değişikliği gerektiriyor. İşte ayın 16’sı aynı zamanda bunun da bir cevabı olacaktır. Bunun için de bir referandum yolu açabiliriz. Bir referandum talebini şimdiden hatırlatıyorum.
MİLLETİN DEDİĞİNE UYMAZSAN UYDURUR BU MİLLET
Gazi Mustafa Kemal ne diyor: Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Milletin dediğine neden uymuyorsun? Uymazsan uydurur bu millet! Türkiye 3 kat büyüdü. Artık mevcut sistemle Türkiye’nin yola devam edemeyeceği görüldü. Patinaj yapıyoruz. Bu sistemle en az bir üç kat daha büyüyeceğimizin sözünü veriyorum. Hiçbir teklifi ortaya koymadan “Sakın mevcut sisteme dokunmayın, böyle gelmiş böyle gitsin” derseniz milletin hiçbir derdine derman olamazsınız. Bunların hiçbir fikri yok. Bunlar sadece bomba yapıp benim halkımı bombalasın. Ne diyor Kandil’deki “Bizim oyumuz hayır” diyor. Aynı anlayışı paylaşan onunla aynı değil mi? Kişi sevdikleriyle beraberdir.
MAKAM SAHİBİ OLMA DEVRİ 16 NİSAN’DAN SONRA KAPANIYOR
İnşallah 16 Nisan’da Türkiye yepyeni bir sistemin sahibi olur. Hedeflediğimiz büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etmek için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız. Kardeş olacağız. Siyasi hayatımız boyunca millete hakim olmak için değil bu millete hizmetkar olmak için varız. Bundan sonra da aynı anlayışla devam edeceğim. Cumhurbaşkanlığı seçimleri millete hizmetkâr olma seçimleri olacaktır. Kimin millete söyleyecek sözü, projesi, programı gücü varsa o Cumhurbaşkanı olacaktır. Makam sahibi olma devri 16 Nisan’dan sonra tamamen kapanıyor.